* A.B.D. merkez bankası F.E.D. 29 Ekim’ deki açık piyasa komitesi sonrası
açıklamış olduğu kararla tahvil alım programını sona erdirirken, faizlerin
makul bir süre daha düşük kalacağını açıkladı. Karar metninde istihdam yönelik
beklentinin üzerinde pozitif bir tablo çizilmesi ve enflasyon yönelik aşağı
yönlü risklere yeteri kadar değinilmemesi, karar metninin piyasanın beklediği kadar
güvercin (gevşek para politikasına uygun) olmamasına yol açtı. Bu algının sonucu olarak
dolar majör para birimleri karşısında değer kazanırken altın ve petrol gibi
emtialarda kayda değer düşüşler gördük. Venezuella
gibi birkaç OPEC üyesi ülkesinin 2015 yılı bütçelerini 60 dolarlık varil fiyatı
üzerinden yapması petrol fiyatlarının 2015 yılı içinde düşük kalacağına yönelik
beklentilerin artmasına neden oldu (1). Rusya’ nın bütçe gelirinin yaklaşık yarısının
petrol ve benzeri türevlerden oluşuyor olması, 2015 yılında Rus ekonomisinin
baskı altında kalacağına yönelik endişeleri arttırdı (2).
*26 Ekim tarihinde Avrupa Merkez Bankası, Euro bölgesi bankalarının
2013 yılı bilançoları üzerinden yapılan stres testinin (Stres testi: Bankaların faaliyet gösterdiği piyasalarda ortaya
çıkacak olası riskler karşısında sermaye yeterliliğini ölçer.) sonuçlarını açıklandı; 130 bankanın 25’ i
testi geçemedi. Stres testinde başarısız banka sayısının az olması ve bu bankaların
daha çok Yunanistan, Portekiz ve İtalya gibi Avrupa’nın borç yükü yüksek
ülkelerinde olması Euro bölgesi açıısında olumlu algılandı ve euronun kısa
süreli değer kazanmasını sağladı. 06 Kasım’ da
gerçekleştirilen Avrupa Birliği Merkez Bankası toplantısında; Yönetim
kurulu olarak ihitiyaç görülmesi halinde “geleneksel olmayan” politika
araçlarının kullanılması konusunda hemfikir olunduğu açıklandı. Söz konusu
araçların enflasyon veya büyüme yönünde negatif görüntü ortaya çıktığında
uygulanabileceğini belirtildi. Ekim ayında başlayan tahvil alım programının en
az 2 yıl süreceği de vurgulanırken , uzun vadede ihracat kanadında euro bölge ekonomisinin
büyümesinie yardımcı olacağı eklendi (3).
* Çin tarafında açıklanan Ekim ayı PMI
verisi 50,4 ile beklentilerin hafif üzerinde olsa da ülke ekonomisindeki
soğumanın devam ettiğine işaret etti. (PMI:
Purchasing manager index,; İmalat sektörü satınalma yöneticilerinin
mevcut ekonomik koşullara ait üretim, yeni sipariş, iş gücü, stoklar, teslim
süreleri üzerinde doldurdukları anket sonucudur. 50,0 olması bir önceki ayla
aynı düzeyde ekonomik aktivitenin gerçekleşmesinin beklendiği şeklinde
yorumlanır.) Çin tarafındaki bu olumsuz tablo varken global markaları dünya
teknoloji sahnesinden yavaş yavaş çekilmeye başlayan Japanyo kanadında 31 Ekim tarihinde yapılan para politikası
toplantısında Merkez Bankası BOJ, parasal taban arzını 60-70 trilyon yenden 80
trilyon yene çıkararak parasal genişlemeye gitti. Küresel risk iştahını da
arttıran bu politikanın Uzakdoğu’ da işleri yoluna koymada etkili
olup/olmayacağını önümüzdeki dönemde görüyor olacağız(4).
* 2014 Haziranından bu yana petrol fiyatlarında yaşanan 25 %’
lik düşüş en fazla Rusya ve İran ekonomilerini etkilemiş gözüküyor. Petrol
fiyatları bu seviyede seyretmeye devam ederse, bütçe gelirlerinin büyük kısmını
petrol ve türev ürünlerin satışından elde eden iki ülkeyi 2015 yılında zorlu
bir ekonomik süreç bekleyecek. İran’ ın nükleer harcamalarını kesmek, Rusya’
nın ise Doğu Avrupa bloğunda hegomonyasına son vermek için petrol fiyatları
üzerinde A.B.D. kaynaklı manipülasyon yapıldığı iddiaları ortaya atılırken (5),
hafta içinde Rusya’ nın tekrar Ukrayna’ ya girdiği iddiaları siyasi tansiyonu
yükselterek bölgesel risk algısını arttırdı.
Yerel Görünüm
* Merkez Bankası Ekim ayı para politikası toplantısında faiz
oranlarında herhangi bir değişikliğe gitmezken, temel mal ve enerji
fiyatlarındaki düşüşün enflasyonu olumlu etkileyerek aşağı yönlü baskıladığını
belirtti. 21 Ekim’ de Merkez Bankası, bankaların tutmak zorunda oldukları munzam
karşılıklara, fonlama maliyetinin 500-700 baz puan altından faiz ödemesi
yapacağını açıkladı (6). Türk bankacılık sektörünün karlılığına yaklaşık 1 %’
lik bir katkı yapacak bu uygulamadaki amacın bankaları bireysel ve kurumsal mevduat
toplamaya teşvik etmek ve büyümenin en önemli kaynaklarından biri olan ülke tasarruf
miktarını arttırmak olarak gözüküyor.
* 2015 yılı Makroihtiyadi tedbirleri kapsamında vergi, harç
ve cezalarda açıklanan 10,11 %’ lik zamma ek olarak Haziran ayındaki genel seçimler
sonrasında vergilerde yeni artışlar görmemiz oldukça yüksek bir olasılık olarak
karşımıza çıkıyor.
* Suriye’ den gelen
yaklaşık 3 milyonun üzerindeki sığınmacının Anadolu’ nun çeşitli şehirlerine
yerleşerek çalışmaya hayatına ucuz iş gücü olarak katılması önümüzdeki dönemde
özellikle genç işsizlik rakamlarına olumsuz yansıyacak gibi gözüküyor.
Önümüzdeki Dönem Beklentileri
* A.B.D. kanadında tahvil alım programının sona ermesinin
ardından doların majör para birimleri karşısındaki yukarı yönlü hareketi devam
ediyor. Avrupa Merkez Bankası’ nın tahvil alım programına en az 2 yıl süreyle
devam edeceğini açıklamasının ardından euro’ da değer kaybı sürüyor. Avrupa
Merkez Bankası Başkanı Draghi’ nin 6 Kasım’ da yaptığı konuşmada, tahvil alım
programında 2012 yılı başındaki bilanço büyüklüğü’ ne ulaşılacağını tekrar
vurgulaması önümüzdeki dönemde euro’ yu aşağı yönlü baskılamaya devam edecektir.
Düşük değerli Eur’ nun Almanya başta olmak üzere Avrupa ekonomisini artan
ihracat yoluyla destekleyip/desteklemeyeceğini takip ediyor olacağız. Japonya’
daki niceliksel genişlemeyi de hesaba kattığımızda, Avrupa – Uzak Doğu
çekişmesine tanık olmamız muhtemel.
Referanslar
1. http://blogs.barrons.com/emergingmarketsdaily/2014/10/22/venezuela-energy-budget-60-oil-in-2015/
2. http://www.theweek.co.uk/business/oil-price/60838/oil-price-opec-may-act-to-shore-up-falling-prices
3. https://www.ecb.europa.eu/press/pressconf/2014/html/is141106.en.html
4. https://www.boj.or.jp/en/announcements/release_2014/k141031a.pdf
5. http://www.bloomberght.com/ht-yazarlar/cuneyt-basaran-2071/1662385-oyunun-icinde-oyun-var
6. http://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/connect/2658a7fd-007f-43f7-a846-cd3f0b7dd8fa/Teknik+Ayrintilar.pdf?MOD=AJPERES