25 Ocak 2016 Pazartesi

Altın ve Emtialardaki Çöküş



Ozellikle 1850-1914 yillarari arasinda Klasik altin standardi doneminde neredeyse hic enflasyon gorulmemis, hatta issizligi arttirmaksizin yasam standartlarini yukselten teknolojik yeniliklerin sonucunda yararli bir deflasyon gorulmustu. Altin standandardinin altin madeni uretim degiskenlikleriyle arz talep yapisinin dengelemesinin yaninda ulkelerin uzun donemli dis ticaret dengesini de kurarak global bir refah artisina olanak vermişti. I. Dünya Savaşı, büyük buhran, Almanya' daki hiperenflasyon, II. Dünya Savaşı ve akabindeki ülke ekonomik krizleri bu sistemin çökmesine neden olmuş ve altın her zaman için yatırımcıların gözünde ekonomi stabil olmadığı ve önlerini göremedikleri zamanlarda güvenli liman vazifesi görmüştü. I ons(31,1 gr)' luk altının fiyatı II. Dünya Savaşının ardından Bretton Woods' da belirlenen 35 Dolarlık değerinden 13 Eylül 2011 yılında tarihi zirvesi olan 1826 USD' ye çıkıyor ve bugün itibariyle 25 Ocak 2016,  1100 USD seviyesinden işlem görüyordu.


Tarih 17 Mart 2011, Gümüşhane Şiran' dan askerlik dönüşü direkt olarak Ankara' ya gelmiş ve değerli hocam Atılım Murat' ın Portföy analiz e yönetimi dersine girmiştim. Altın üzerine bayağı konuşmuştuk ve o sıralarda altın 1500 USD seviyesindeydi ve brent petrol de 100 doların üzerindeydi. FED kanadında da yeni bir niceliksel gemişleme programı bekleniyordu. Bunun için de hakim olan görüş niceliksel genişlemeden sonra emtia fiyatları genel olarak artacağı için özellikle petrol fiyatlarının 60 USD seviyelerine çekildiğinde ancak FED' in yeni bir niceliksel genişleme programını devreye alabileceği yönündeydi. Altının yatırımcılar için güvenli liman olduğunu ve genellikle enflasyon beklentisinin yüksek olduğu dönemlerde bundan korunmak amaçlı fiyatlarının yükseldiğine şahit olmuştuk ancak mekanizma sanki biraz farklı işliyordu bu kez.


FED, henüz niceliksel genişleme açıklamamasına rağmen ve piyasalarda enflasyon beklemtisi yokken altın fiyatları niçin yükselmişti. Daha da önemlisi Eylül 2012' de açıklandıktan sonra niçin beklenen enflasyon oluşmamış ve niçin piyasa bu beklentiyi satınalma yoluna girip altın fiyatları daha da yükselmemişti. Yükselmesini geçtim. Niçin 1100 dolar seviyelerine kadar tarihi bir geri çekiliş yaşanmıştı.


Şöyle bir düşünelim altının onsu 1826 USD' den 1100 USD seviyelerine yaklaşık 34 % geri çekilebilmesi için arz kanadında değişiklik olmaksızın yüklü miktarda altın satışının olması gerekli. Altın yatırımcısı ben olsam niçin bu şatışı yaparım.


1. Öncelikli olarak nakde ihtiyacım olabilir. Fonlamayı altın satarak yaparım.


2. Dünya ekonomisinin enflasyon oluşturabilecek düzeye gelmesinden umudum yoktur ve satış yaparım.


3. Altından daha iyi kazandıracak başka bir yatırım enstrümanına yatırım yaparım.




Diğer emtialarda veya ülke endekslerinde radikal bir yükseliş yaşanmadığı için üçüncü seçeneği eliyorum. 2012 ' den bu yana nakit ihtiyacı doğuracak bir kriz de hiçbir ülkede yaşanmadı. Bu dönemde en büyük zorluğu deflasyon yaşayan Japonya gördü. Onun da altın fiyatlarına etkisi olduğunu söyleyemeyiz. Birinci seçeneği de eledik. Geriye sadece ikinci seçenek kalıyor:


Global ekonominin enflasyon oluşturabilecek düzeye gelmesinden umudum yoktur, büyük bir çöküş beklerim ve tercihim nakit pozisyonda kalmak olur. Ekonomistlerin çoğu derki "Hiçbir ekonomik kriz ayaklarını vura vura gelmez ve kolayca tahmin edilemez" Ya bu sefer ayaklarını vura vura geliyor ya da herşey çok güzel olacak)). İstatistiksel olarak şu ana kadar bir olgunun tarifedildiği gibi gerçekleşmemesi, gelecek zaman diliminde bu şekilde gerçekleşme olasılığını arttırır.


Zekeriya Bildik












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder